Kadınlarda Kalp Hastalığının Belirtileri Nelerdir?
Kalp hastalıkları söz konusu olduğunda ilk akla gelen risk grubu 50’li yaşlarını geçen erkek nüfusudur. Bunun en önemli nedeni özellikle kalp krizinin en sık bu yaş grubu hastalarda görülmesidir. Ancak kalbe dair tüm hastalıkları göz önünde bulundurduğumuzda kadınların da ciddi risk altında olduğunu görüyoruz. Öyle ki kalp hastalıkları kadınlarda erkeklerden daha çok görülüyor. Kadınlarda özellikle 40 yaşından sonra (menopoz sonrası) kalp ve damar hastalıkları riski artıyor. 55 yaş sonrası ise kadınlar ise en önemli risk grubu. Toplumumuzda kalp hastalıkları her 100 erkekten 6,2’sinde görülürken, bu oran kadınlarda 7,3 oluyor. Kadınlarda özellikle hipertansiyon ve romatizmal kalp hastalıkları daha sık görülürken, örneğin koroner kalp hastalığı ile kadınlarda daha az karşılaşılıyor.
Günümüzde meme kanseri, rahim ağzı kanseri gibi onkolojik hastalıklar konusunda toplumda ve kadınlar arasında önemli bir farkındalık oluşmuştur. Ancak kalp hastalıkları konusunda farkındalık düzeyi görece daha düşüktür. Halbuki kadınlarda kalp hastalığına bağlı yaşam kayıpları, meme kanserine bağlı ölümlerden yaklaşık 10 kat fazladır.
Kadın Kalbi
Kalbin cinsiyet farketmeksizin insan vücudu için yerine getirdiği görevler aynıdır. Kalp dediğimizde yine cinsiyetten bağımsız olarak gözümüzün önüne gelen görseller de aynıdır. Ancak erkek ve kadın kalbi arasında bazı farklılıklar var. Öncelikle kadın kalbinin erkeklerinkinden daha hafif olduğunu biliyoruz. Erkek kalbi kadın kalbinden yaklaşık 1,5 kat daha ağırdır. Yine kalp damarlarının endotel adı verilen iç tabakası kadınlarda daha hassas ve incedir.
Kadınlarda Kalp Hastalığının Belirtileri Nelerdir?
Kadınlarda kalp hastalıklarının belirtileri erkeklerden farkılık gösterebiliyor. Örneğin kalp krizinin en önemli belirtisi olan göğüs ağrısı, kadınlarda görülmeyebiliyor. Bunun yerine sadece harekete bağlı nefes darlığı, çarpıntı veya halsizlik izlenebiliyor. Kadınlarda kalp hastalıklarının belirtileri nelerdir?
- Kalp krizi esnasında ortaya çıkabilecek belirtiler: Göğüs ağrısı, çarpıntı, yorgunluk, halsizlik, baş dönmesi, mide bulantısı, boyun, çene, kol ve sırtta ağrı, uyku bozuklukları, anksiyete
- Çabuk yorulma
- Ani başlayan nefes darlıkları
- Üst karında ağrı
- Terleme
- Solgunluk
- Bayılma
- Hazımsızlık veya gaz benzeri ağrı
- Daha önce kalp hastalığı tanısı almamış gebelerde hamileliğin özellikle 20. haftasından sonra kalp hastalıkları gelişme riski vardır. Bu oran yaklaşık yüzde 1’dir. Bu durum kendini nefes darlığı, göğüs ağrısı, çarpıntı ve tansiyon yüksekliği ile gösterir.
Kadınlarda Kalp Hastalığı Riskini Artıran Faktörler
Obezite kadınlarda özellikle menapoz sonrası dönemde artıyor. Bunun nedenlerinden birinin menapozla birlikte kadınlarda östrojen hormonunun azalması olarak düşünülüyor. Buna hareketsizlik de eklenince obezite kapıya dayanıyor.
Hipertansiyon kadınlarda daha sık görülüyor. Genetik yatkınlık, aşırı kilo alımı ve hareketsiz yaşam tarzı hipertansiyona zemin hazırlayabiliyor.
Meme kanseri tedavisi almış olmak da kalp hastalıklarına zemin hazırlayabiliyor. Kemoterapi ve radyoterapinin kalp hastalıklarına yol açabileceği belirtiliyor. Kalp kasının güçsüzleşmesiyle birlikte kişide kalp yetmezliği olabiliyor.
Depresyon ve stres kalp hastalıkları için kişide bir temel oluşturabiliyor. Kalbi yoran bir durum olan kırık kalp sendromu da kadınlarda erkeklere göre 9 kat daha fazla görülüyor. Kronik depresyon ve stres kadınlarda daha sık oluyor, bu da zaman içinde kalbi olumsuz etkilemeye başlayabiliyor.
Sigara kullanımı kalp hastalıklarına yol açan bir alışkanlık. Günümüzde maalesef kadınlar da erkekler kadar sigara tüketmektedir. Bu da kalp hastalıklarına neden olabilmektedir.
Diyabet, kalbin yapısal hastalıkları, ilaçlar, besin takviyeleri, aşırı alkol tüketimi ve doğumsal kalp hastalıkları da hayat boyunca kadınlarda farklı hastalıklara yol açabiliyor.
Kadınlarda Kalp Hastalıkları Nasıl Tedavi Edilir?
Kalp hastalıklarına uygulanan tedavilerde cinsiyet çok büyük oranda bir belirleyici değildir. Yani bir kalp hastalığının tedavisi neyse kadına da erkeğe de o uygulanır. Ancak bazı farklılıklar mevcuttur. Örneğin kadınların damar yapısı daha incedir. Bu da tıkanıklığın damar duvarında uzun süre ilerleyip erkeklere göre daha komplike damar tıkanıklıklarına neden olabiliyor. Bu tıkanıklığın tedavisi için damarı açmaya yönelik yapılan balon ve stent uygulamalarında da daha fazla komplikasyon görülebiliyor. Yine kalp krizi sonucu kalp yetmezliği gelişme riski kadınlarda daha fazla oluyor. Damar tıkanıklığı tedavisinde By-Pass cerrahisi de uygulanabilir. ABD’den gelen verilere göre bu ameliyat esnasında bir kadının hayatını kaybetme ihtimali, erkeğin taşıdığı riskin yaklaşık iki katıdır.